Seyyid Burhaneddin, mertebesi çok yüksek bir kâmil mürşid idi. Maarif adlı eseri3 irfanının delilidir. Kendisine, daima kalblerde bulunan sırları bilmesinden dolayı, Seyyid Sırdan denirdi.4 Seyyid Burhaneddin, ta çocukluk yıllarında bir lala gibi omuzlarda taşıyıp dolaştırdığı5 Mevlâna'ya dedi ki: "Bilginde eşin yok, seçkinsin. Ama baban hal (manevi makam) sahibiydi, sen de onu ara, kalden (sözden) geç. Onun sözlerini iki eline kavramışsın; fakat benim gibi onun haliyle de sarhoş ol. Böylece de ona tam mirasçı kesil; cihana ışık saçmada güneşe benze. Sen zahiren babanın mirasçısısın; ama özü ben almışım; bu dosta bak, bana uy."6 Mevlâna babasının halifesinden bu sözleri duyunca samimiyetle onun terbiyesine teslim oldu. Mevlâna candan, samimiyetle, Seyyid Burhaneddin'i babasının yerine koydu ve gerçek bir mürşid bilerek gönülden, tam dokuz yıl7 ona hizmet etti. Bu zaman zarfında, o kâmil mürşidin kılavuzluğu ile mücahede (nefsi yenmek için gayret sarfederek) ve riyazetle o kâmil arifin feyizli sohbet ve nefesleriyle pişti, olgunlaştı, baştan ayağa nur oldu; kendinden kurtuldu, mana sultanı oldu. Nitekim, Mesnevi'sindeki şu iki beyit, piştiğinin, kâmil insan mertebesine ulaştığının ifadesidir; "Piş, ol da bozulmaktan kurtul... Yürü, Burhan-ı Muhakkık gibi nur ol. Kendinden kurtuldun mu, tamamiyle Burhan olursun. Kul olup yok oldun mu sultan kesilirsin."8
Hazret-i Mevlâna Kâmil Bir Mürşid
|
|
Yedi yıl süren Halep ve Şam seyahatinden sonra Konya'ya dönen Mevlâna, Seyyid Burhaneddin'in arzusu üzerine birbiri arkasına, candan istekle ve samimiyetle, üç çile çıkardı. Yani üç defa kırkar gün (yüzyirmi gün) az yemek, az içmek, az uyumak ve vaktinin tamamını ibadetle geçirmek suretiyle nefsini arıttı. Üçüncü çilenin sonunda Seyyid Burhaneddin, Mevlâna'yı kucaklayıp öptü; takdir ve tebrikle, "Bütün ilimlerde eşi benzeri olmayan bir insan, nebilerin ve velilerin parmakla gösterdiği bir kişi olmuşsun...
|
|
Bismillah de yürü, insanların ruhunu taze bir hayat ve ölçülemiyecek bir rahmete boğ; bu suret aleminin ölülerini kendi mana ve aşkınla dirilt."9 Dedi ve onu irşad ile görevlendirdi. Seyyid Burhaneddin, daha sonra, Mevlâna'dan izin alıp Kayseri'ye gitmiş ve orada ebedi aleme göçmüştür (1241-1242). Türbesi Kayseri'dedir. Mevlâna Seyyid Burhaneddin'in Konya'dan ayrılışından sonra, irşad (Allah Yolunu gösterme) ve tedris (öğretim) makamına geçti. Babasının ve dedelerinin usullerine uyarak beş yıl bu vazifeyi başarı ile yaptı. Rivayete göre dini ilimleri tahsil eden dört yüz talebesi10 ve on binden çok müridi11 vardı.
|
Tebrizli Şemseddin Hazretleri
|
Eflaki Şems'in babasının Melikdad oğlu, Ali olduğunu yazıyor. Tebriz'de doğduğuna göre (118?-1247) Azeri Türklerinden olsa gerek. Çok iyi bir tahsil gördüğü, devrinin bütün bilgilerine sahip olduğu Makalat adlı eserindeki sözlerinden belli. Bir yere bağlanıp kalmadığı, çok yer dolaştığı için, ona "Şems-i perende" (Uçan Şems) denmiştir. Kâmil bir insan oluşu sebebiyle "Kâmil-i Tebrizi" diye de anılır. Şems büyük bir varlıktı. O da Mevlâna gibi büyük bir Hak aşıkı idi.
|
Şems menfaat ve gösteriş peşinde koşan şeylerden daima uzak kalmış, ömrü boyunca Mevlâna'yı görüp tanışıncaya kadar herhangi bir şeyhe bağlanıp kalamamıştı. Muhyiddin-i Arabi hazretleri de dahil birçok şeyh gören, birçok ariflerle sohbetlerde bulunan, kendisi de Sipehsalar'ın yazdığı gibi Velilerin sultanı olan Tebrizli Şems hazretleri, Mevlâna Celâleddîn hazretlerini tanıyınca, ondaki hakikati görünce "Ben aradığımı, Hüdavendigarım, Mevlâna'da gördüm" demiş ve Konya'da kalmıştı.
|
Hazret-i Mevlâna ile Hazret-i Şems'in Buluşmaları
|
Mevlâna ile Şems, bu iki kabiliyet, bu iki nur, bu iki ruh, nihayet buluştular, görüştüler. Bu tarihte Şems, altmış, Mevlâna, otuz sekiz yaşında idi. Bu iki ilahi aşık, bir müddet yalnızca bir köşeye çekilerek kendilerini tamamiyle Hakk'a verdiler ve gönüllerine gelen ilahi ilhamlarla sohbetlere koyuldular. Sultan Veled der ki: "Ansızın Şems gelip ona ulaştı; ona maşukluk (sevilen, sevgili olmanın) hallerini anlattı, açıkladı. Böylece de sırrı yücelerden yüceye vardı. Şems, Mevlâna'yı şaşılacak bir aleme çağırdı, öyle bir aleme ki, ne Türk gördü o alemi ne Arap."12
|
Mesnevi'nin Yazılışı
|
Eflâki, Mesnevi'nin yazılıp tamamlanmasını anlattığı bahiste diyor ki: "Mevlâna Hazretleri, asil kişilerin sultanı Çelebi Hüsameddin'in cazibesi ile heyecanlar içerisinde Sema ederken, hamamda otururken, ayakta, sükûnet ve hareket halinde daima Mesnevi'yi söylemeye devam etti. Bazen öyle olurdu ki, akşamdan başlayarak gün ağarıncaya kadar birbiri arkasından söyler, yazdırırdı. Çelebi Hüsameddin de bunu sür'atle yazar ve yazdıktan sonra hepsini yüksek sesle Mevlâna'ya okurdu. Cilt tamamlanınca Çelebi Hüsameddin, beyitleri yeniden gözden geçirerek gereken düzeltmeleri yapıp tekrar okurdu."13 Bu şekilde dikkatlice 1259-1261 yılları arasında yazılmaya başlanılan Mesnevi, 1264-1268 yılları arasında sona erdi. 14
|
Hazret-i Mevlâna'nın Baki Aleme Göçüşü
|
Mevlâna, Çelebi Hüsameddin ile tam on beş sene güzel demler, hoş safalar sürdü. Bu müddet zarfından bahtsızların fitne ve hücumundan uzak, huzur ve sürur içinde yaşadı. Dostları onun cemalinin nuruna pervane olmuşlardı. Mevlâna, artık son anlarını yaşadığını, özlediği ebedi cemal alemine kavuşacağını anlamıştı. Ansızın hastalanıp yatağa düştü. Mevlâna'nın hastalık haberi Konya'da yayıldığı zaman ahali, şifalar dilemeye, gönlünü, duasını almaya geliyorlardı.
|
Hazret-i Mevlâna'nın Vasiyeti
|
"Ben size, gizli ve aleni, Allah'dan korkmanızı, az yemenizi, az uyumanızı, az söylemenizi, günahlardan çekinmenizi, oruç tutmaya ve namaz kılmaya devam etmenizi, daima şehvetten kaçınmanızı, halkın eziyet ve cefasına dayanmanızı avam ve sefihlerle düşüp kalkmaktan uzak bulunmanızı, Kerem sahibi olan salih kimselerle beraber olmanızı vasiyet ederim. İnsanların hayırlısı, insanlara faydası dokunandır. Sözün hayırlısı da az ve öz olanıdır. Hamd, yalnız tek olan Allah'a mahsustur. Tevhid ehline selam olsun."15 İrfan ve sevgi güneşi Mevlâna, 5 Cemaziye'l-ahir, 672 (17 Aralık 1273) pazar günü gurup vakti, bütün parlaklığı ile, bütün güzellikleriyle gülerek ebediyet aleminin asumanına doğdu. Mevleviler, o geceye Şeb-i Arus derler.
|
MEVLÂNA CELÂLEDDÎN-İ RÛMÎ'NİN ESERLERİ
|
Mevlâna'nın, hepsi de yayınlanmış ve Türkçeye çevrilmiş beş tane Farsça eseri vardır. Bunlardan 40 bin beyti aşan Divan-ı Kebir'i âşık bir ruhun en samimi ve en coşkun örneklerini taşır. Bu devâsa eser, asırlarca şairlerin ve gönül adamlarının ilham kaynağı olmuştur. 26 bin beyte yaklaşan, fert ve toplumla ilgili her türlü konuyu içeren ve edebî bir tasavvuf şâheseri olan Mesnevi'si ise yazılmaya başlandığı andan itibaren âlimler, edipler, şairler kadar devlet adamları, esnaf ve halk tarafından da sevilmiş ve gittikçe artan bir ilgiyle benimsenmiştir. Fîhi mâ fîh, Mecâlis-i seb'a ve Mektûbat adlı mensur eserleri de Mevlâna'nın fikirlerini daha yalın ve berrak şekilde bizlere aksettirir.
|
I. DÎVÂN-I KEBÎR: Büyük Divan demektir. Mevlâna'nın gazel, terkîb-i bend ve rubailerini ihtivâ eden bu büyük eser, şiirlerin söylendiği vezinlere göre tanzim edilmiş 21 divanla rubailer divanından meydana gelmiştir.
|
II. MESNEVİ: Asırlarca çeşitli milletlerin aynı değerler etrafında oluşturdukları İslâm kültür ve medeniyetini yoğuran aslî ve en önemli unsurlardan biri, kuşkusuz tasavvuf düşüncesi olmuştur. İslâmın bir tür yorumu ve uygulanışı demek olan tasavvuf, yüzyıllar boyunca ilim, fikir, gönül ve sanat erbâbı tarafından yazılan nice değerli eserlerle anlatılmıştır. Allah, kâinat, insan üzerine fikirleri; fert ve cemiyetle ilgili konuları en güzel şekilde izah eden tasavvufî şaheserlerden biri de Mevlâna'nın Mesnevi'sidir.
|
III. FÎHİ MÂ FÎH: Farsça mensur olarak yazılmış olan eser, "içindeki içindedir, ondaki ondadır" manalarına gelir. Mevlâna'nın yaptığı sohbetlerin, yakınları -muhtemelen Sultan Veled- tarafından derlenmiş şeklidir. (Nitekim âdet olduğu üzere Sultânü'l-Ulemâ ve Bahâeddin Veled'in Maârif adlı eserleri, Burhâneddin Muhakkık-ı Tirmizî ve Şems-i Tebrîzî'nin Makâlât isimli kitapları da onların çeşitli meclislerdeki sohbetlerinin sonradan yazıya geçirilmiş şekilleridir.) Fîhi mâ fîh adı eski nüshalarda geçmemektedir; ünvan olarak bazı yazma nüshalarda "Esrârü'l-Celâliyye" olarak yer almıştır.
|
IV. MEKTÛBÂT: Mevlâna'nın yakınlarına, dostlarına, bazı âlimlere, bilhassa devlet büyüklerine ve önemli şahıslara yazdığı mektupların bir araya getirilmesinden oluşmuş bir eserdir. Muhtelif vesilelerle kaleme alınmış olan bu mektupların çoğunda bir kimse tavsiye edilmekte veya birisinin derdine çare aranmaktadır. Eser, Mevlâna'nın yaşadığı dönem için de önem arzetmektedir.
|
V. MECÂLİS-İ SEB'A: Mevlâna'nın yedi vaazını ihtivâ eden Farsça mensur bir eserdir. Bu vaazlar muhtemelen Sultan Veled veya Çelebi Hüsameddin tarafından not edilmiş, fakat olduğu gibi bırakılmamış, esasa dokunmamak kaydıyla gözden geçirilerek ona bazı ilâveler yapılmıştır.
|
Mevlâna’nın Yedi Öğüdü
|
Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol.
|
Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.
|
Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol.
|
Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.
|
Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol.
|
Hoşgörülükte deniz gibi ol.
|
Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.
|
|
Dipnot:
1- B. ÇELEBİ, Celâleddîn, Kongreye Katılan Delegeler Adına Bitiş Konuşması, S.Ü. 1.Milli Mevlâna Kongresi 3-5 Mayıs 1985, Konya Tebliğler, S.Ü. Basımevi, Konya,1986. s. 449
2- EFLÂKÎ, a.g.e., C.l (1/24)
3- Türkiye İş Bankası Yayınları- 134, Ankara, s. 206
4- EFLÂKÎ, a.g.e., C. l (2/1)
5- EFLÂKÎ, a.g.e., C.l (2/1)
6- SULTAN VELED a.g.e., s. 246
7- SULTAN VELED, a.g.e., s.248
8- MEVLÂNA, Mesnevî, (Veled Çelebi İzbudak Tercümesi), Şark-İslâm Klasikleri: l, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul, 1960, C.2, b. 1319,1320
9- EFLÂKÎ a.g.e., C.l (3/9)
10- DEVLETŞÂH, a.g.e., s. 50
11- SULTAN VELED, a.g.e., s. 248
12- SULTAN VELED, a.g.e., s. 249-250
13- EFLÂKÎ a.g.e., C.2 (6/3)
14- FİRUZANFER, Bediüzzaman, Mevlâna Celâleddîn (F. Nafiz Uzluk Çevirisi), Şark İslâm Klasikleri İçin Yardımcı Eserler: 2, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul, 1963, s. 212
15- EFLÂKÎ, a.g.e., C.2 (3/574), CAMÎ, a.g.e., s. 519
TEMALI YARIŞMA KATEGORİSİNİN GENEL KURALLARI
1. Her bir takımda iki robot ve iki öğrenci yer alacaktır. Robotlar sadece bir takımda kullanılacaktır.
2. Robotlarda kullanılan hiçbir madde seyircilere, yarışmacılara ve yarışma pistine zarar verecek nitelikte olmamalıdır. Su, yağ, parlayıcı, yanıcı özellikte sıvı ve gazlar ile tehlikeli kimyasal kullanılmamalıdır. Yarışmanın herhangi bir aşamasında böyle bir durum ortaya çıktığı anda, yarışmacı diskalifiye edilecektir.
3. Yarışma alanında, yarışacak takımdan en fazla iki öğrenci bulunacaktır.
4. Robotların toplam ağırlığı 25 kg'ı geçemez. (Güç kaynağı vb. ekipmanlar ve donanımlar dahil)
5. Robotlar otonom olacak ve birbirleri ile de otonom olarak haberleşeceklerdir.
6. Robotların çalışmasına, hiçbir şekilde dışarıdan kablosuz veya kızılötesi v.b. sinyal ile müdahale edilmeyecektir.
6. Robotlarda kullanılacak güç kaynağı DC24V'u geçmeyecektir.
7. Sırası gelen yarışmacı, çağrı yapıldıktan itibaren 3 dakika içerisinde yarışma alanındaki yerini almalıdır. Eğer yarışmacı, yarışmaya başlamadan önce robotundaki arızadan dolayı ek süre isterse, bu yarışmacıya bir kereye mahsus olmak üzere en fazla 10 dakika ek süre verilecek ve bir sonraki yarışmacı ekip ile yarışmaya devam edilecektir. 10 dakikalık ek süre uygulaması birinci gün uygulanacak, Çeyrek Final, Yarı Final ve Final turunda uygulanmayacaktır.
8. A ve B yarışmacıları aynı anda yarışmaya başlayacaktır.
9. Kronometreler çalışmaya başladıktan sonra, yarışma süresi bitene kadar hiçbir şekilde durdurulmaz.
10. Birinci Robot, başlangıç noktasında İkinci Robottan Mesnevi'yi temsil eden 1. kutuyu aldıktan sonra hareket edecektir. Robota ya da Robota yüklenecek kutuya oyuncu tarafından müdahale yapılmayacaktır.
11. Birinci Robot, bir nolu alana 1. kutu ile ulaşarak kapalı olan kapının açılmasını sağlayacaktır. Birinci Robot üzerinde 1. kutu olmadan kapıya ulaşır ise kapı açılmayacaktır.
12. Birinci Robot, 2 nolu alana ulaştığında Sema gösterisi yapacaktır. Robot görevi tamamlamak için kendi ekseninde en az bir kez dönecektir.
13. Birinci Robot, 3 nolu alanı doğrudan geçecek ve 4 nolu alanı gördüğünde otonom olarak duracak ve İkinci Robota Konya'ya ulaştığı bilgisini gönderecektir. Bu bilgiyi alan İkinci Robot Hat sanatında kullanılan Kamış Kalemi temsil eden 2 nolu kutuyu konveyör üzerinden alacak ve Konya'ya doğru yola çıkacaktır.
14. İkinci Robot, 2 nolu alana ulaştığında Sema gösterisi yapacaktır. Robot görevi tamamlamak için kendi ekseninde en az bir kez dönecektir.
15. İkinci Robot, 3 nolu alana ulaştığında üzerinde bulunan 2 nolu kutuyu pistin dışarısına bırakacaktır. Böylece Kamış kalem ucu sivriltilmek üzere Makta'ya yerleştirilmiş olacaktır.
16. İkinci Robot kutuyu indirdiğinde Birinci Robota bilgi gönderecek ve Birinci Robot hareket ederek Konya ilinin bulunduğu alana girecek ve Mevlâna’nın yedi öğüdünden birinin yanmasını sağlayacaktır.
17. Görevlerini bitiren Robotun kronometresi durdurulacak, yarışmasını tamamlayacaktır.
18. Yarışma süresi: Platform için toplam 10 dakikadır. Bu sürede:
a. Robotların, görevlerden herhangi birisini başaramaması halinde, yarışmacının talebi ve hakemin onay vermesi ile tamamlayamadığı görev atlanacak ve bir sonraki görev ile yarışmaya devam edilecektir. Bu durumda başarılmadan geçen her bir görev için toplam süreye 2 dakika süre ekleme cezası eklenecektir.
19. Robotun taşıdığı kutuyu düşürmesi durumunda, hakemin onayı ile sorumlu öğrencisi tarafından kutu bulunduğu yerden alınacak, Robot üzerine bırakılacak ve yarışmaya devam edilecektir.
20. Robota ya da taşıdığı görev malzemesine yarışmanın herhangi bir aşamasında (yukarıda belirtilen durumlar ve hakemin uyarısı dışında) el ile müdahale edilmesi durumunda, yarışmacıya ceza puanı ve yarışma toplam süresine 30 sn ekleme cezası verilecektir. Robota ya da görev malzemesine el ile müdahale gerçekleşmiş ise en son tamamlamak üzere olduğu görev, tamamlanmamış kabul edilecek, bu görev yeniden yaptırılacaktır.
21. Görevlerini tamamlayarak Konya ilinin bulunduğu alana giren ve Mevlâna’nın yedi öğüdünden birinin yanmasını sağlayan Robot yarışmasını tamamlamış sayılacaktır.
22. Yarışmacı Robotlardan biri, pistteki bütün görevleri eksiksiz olarak tamamlar ve tam puan alarak kronometresini durdurursa, hakem tarafından diğer robotun pistteki görevlerini tamamlaması beklenmeden yarışma bitirilecektir.
23. En yüksek puanı en kısa sürede toplayan yarışmacı bir üst tura çıkacaktır. Sıralama, toplam puan ve süre göz önüne alınarak yapılacaktır.
24. Birinci gün kuralları ile ikinci gün kuralları değişiklik gösterebilecektir.
TEMALI ROBOT YARIŞMASI BİRİNCİ GÜN KURALLARI
Parkurda iki ayrı takım aynı anda yarışacak ve kazanan Takım bir üst tura çıkacaktır. Birinci gün, çeyrek final müsabakalarına kadar yarışmalar tamamlanacaktır. Çeyrek Final müsabakalarına yeterli sayıda takımın ulaşamaması halinde puan/zaman sırasına göre en üstteki takım ya da takımlar Çeyrek Final müsabakalarına davet edileceklerdir. Turlarda ki eşleşmelerde gerek görülmesi durumunda BAY uygulaması gerçekleştirilecektir.
*Yarışma bitiminden en geç 5 dk. sonra yarışmacı takımların puanı ve bitirme süresi ilan edilir.
Öncelikle;
- Parkurdaki görevlerin robotlar tarafından belirtilen süre içerisinde eksiksiz (280 tam puan alınarak) tamamlama sıralaması.
- Toplam alınan puanlar.
- Eşitlik halinde parkurdaki pistin toplam bitirilme zamanı.
- Eşitlik bozulmaz ise robotların toplam ağırlık olarak hafif olanı başarılı kabul edilecektir.
TEMALI ROBOT KATEGORİ YARIŞMASI İKİNCİ GÜN (ÇEYREK FİNAL, YARI FİNAL VE FİNAL) KURALLARI
İkinci gün, çeyrek finale kalan ekiplerin eşleşmeleri puan/zaman sırasına göre en üstteki takım ile en alttaki takımın eşleştirilmesi şeklinde yapılacaktır. Yarışma sırası ise kura ile belirlenecektir.
Yarışma bitiminden en geç 5 dk. sonra yarışmacının puanı ve bitirme süresi ilan edilir.
Öncelikle;
- Parkurdaki görevlerin robotlar tarafından belirtilen süre içerisinde eksiksiz (280 tam puan alınarak) tamamlama sıralaması.
- Toplam alınan puanlar.
- Eşitlik halinde parkurdaki pistin toplam bitirilme zamanı.
- Eşitlik bozulmaz ise robotların toplam ağırlık olarak hafif olanı
Dikkate alınarak derece sıralaması yapılacaktır.
TEMALI YARIŞMA KATEGORİSİ
“AHİCAN HOŞGÖRÜ KENTİ KONYA’DA”
YARIŞMA PLATFORMU
Platform : Renkli baskı folyo ile kaplanacaktır.
Yarışma platformu ızgaralı görünüm.
|